Basketbolseverler için iftar vakti olan NBA play-off’larının başlangıcı, oyuncuların ve takımların gerçek performanslarını izleme zamanının geldiğinin habercisidir ama bazı takımlar, play-off’ta bırakın gerçeği, herhangi bir performans sergileyemeden gecikmeli tatillerine başlarlar. Rekabet yoksunu Doğu Konferansı 1. tur eşleşmeleri, bazı takımların bulundukları yerde olmayı hiç ama hiç hak etmedikleri ve onlar yüzünden Batı Konferansı’nda tabiri caizse nice taş gibi takımı izlemekten mahrum kaldığımız gerçeğini tokat gibi yüzümüze çarpar.
Bu sezonun mağduru da Houston Rockets. NBA’in açık ara en zorlu grubu olan Güneybatı’da yer aldığından San Antonio, Dallas, New Orleans ve Memphis’le her sene 4 maç yapmak zorunda kalması yetmezmiş gibi, en önemli yıldızı Yao Ming’ten koca bir sezon mahrum kalan Rockets, allem etti kalem etti yine %50’nin üzerinde galibiyete ulaştı ama nafile. Son 4 maçları öncesinde 41 galibiyete ulaşan Rockets’lı oyuncular, play-off’u evlerinden seyretmek zorunda kalacaklar. Bunu yapmak için televizyonu açtıklarında karşılarına çıkacak takım da 35 galibiyetli Indiana Pacers olacak. Bu sezon karşılaştıkları iki maçta da devirdikleri Pacers.
Sorunun çözümü açık ama imkansız. Play-off’a girecek takımların konferansa göre değil de bir bütün olarak sıralanması ve böylece en iyi 16 takımın play-off’ta yer alması, sıkça dile getirilen bir çözüm önerisi. Böyle bir yöntemin, şu anki sıralamaya göre 99’un finali Spurs-Knicks veya seyretmenin mutlaka çok keyifli olacağı Magic-Nuggets gibi eşleşmeler ortaya çıkartacak olması, kulağa hoş geliyor tabii ki. Ancak şunu gözden kaçırmamak gerekiyor: ABD’nin doğu ve batı kıyıları arasındaki mesafe, ortalama olarak 4500 kilometre civarında. Bu uzaklıktaki bir eşleşmenin galibiyle bir saat uzaklıktaki rakibini eleyenin bir sonraki turda karşılaşması, takdir edersiniz ki çok da adil bir durum yaratmayacaktır. O yüzden bu önerinin üzerine bu denli yazılıp çizilmesi ve ihtimal dahilindeymiş gibi düşünülmesini abes buluyorum açıkçası.
Çözüm ne derseniz, mevcut şartlar altında rıza göstermekten başka bir çözüm olduğunu düşünmüyorum. Bir şekilde Doğu Konferansı’ndaki kaliteli takım sayısı artmadıkça –Big 3 özentiliği yüzünden yıldızların giderek daha heterojen dağılmaya başladığı Doğu’da bunun da ne kadar mümkün olduğu tartışılır- vaziyet budur. Ya da belki de oyuncu maaşlarının düşürülmesi tartışmalarında felaket senaryosu olarak sunulan takım sayısının düşürülmesi ihtimali o kadar da kötü bir seçenek değildir? Sonuçta bir türlü bekleneni veremeyen Charlotte Bobcats gibi bir enkaza veya esas enerjisini kolej basketboluna harcayan Indiana eyaletinden bir takıma kimin ihtiyacı var ki?
Bu yazı Basketbolseverler.com için yazılmıştır.
0 yorum