TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG


Ligin ikinci devresi başladığından beri deplasmanda puan alamayan Galatasaray serisini 3 maça çıkardı. Olimpiyat Stadı'nın efsanelere konu olacak rüzgarı, maçın ikinci yarısındaki basit hatalarlar birleşince İBB 0-1'den gelip karşılaşmayı 3-1 kazandı.

Maç öncesi kadrolara baktığımızda aklıma ilk gelen Baros gol atar oldu. Can Arat'ın yanıltıcı koşulara daha forvet hareketlenmeden atladığını bildiğimizden Çek golcünün pozisyon bulmaması imkansız gibiydi. Sabri'yi Galatasaray Altyapısı'na gelme nedeni olan şok press üstüne kaptığı topu savunma arkasına rahat göndermesi belki de birinci ligde ilk defa meyvesini verirken Baros'un bu sezon İBB'ye dördüncü golü geldi.

Gol aslında geç geldi. Bilindiği gibi Olimpiyat Stadı'nda maçlar her takım için birer devre olarak oynanıyor. Rüzgarla oynadığı devrenin son çeyreğinde gelen gol, Galatasaray'ın maç kazanması için gerek şart olan iki farklı üstünlüğü elde etmesini engelledi. İlk yarım saat sonrası yapılan baskı, savunma hattının öne çekilmesi ve dönen topların alınması maçın "gündüz" kısmı oldu.

İkinci devrenin ilk 10 dakikası ise alacakaranlıktı. Her iki takımda dur bakalım biraz geçsin neler olduğunu görürüz mantığı aslında Galatasaray'a yarayacak gibiydi. Kazım'ın getirdiği topa Stancu dokunamayınca Belediye topu sol taraftan kullanmaya başladı. Kazım, Sabri ve Serkan Kurtuluş üçlüsünün savunma yetenekleri toplamı ortalama bir savunmacı kadar etmeyince Gökhan Ünal yıllar önce Kayserispor formasıyla yine Galatasaray karşısında yaptığı patlamaya benzeyen bir patlama yaptı.

İstanbul'un ilk golü Galatasaray'ın umutsuzca farkı ikiye çıkarmaya çalıştığı dakikalarda geldi. Gökhan'ı Trabzon'a hatta Fenerbahçe'ye transfer olmasını sağlayan yeteneklerinden bir kuple gösterdi. Serkan Kurtuluş'un fiziğinden beklenmeyecek yavaşlığını kullanan Gökhan çizgiye kadar sadece topu dürterek geldi ve Hollman'e çarptırarak gol attı.

Bu sezon gol yediği maçlarda psikolojik dağılan Galatasaray, bu maçta da kimseyi şaşırtmadı. Orta saha Cana'dan stoper yaratılmaya çalışılınca topla çıkarken yapacağı pas hatalarını göze almanız gerekiyor. Pozisyonda Mustafa Sarp'a pas mı verdi, yoksa arkasındaki Serkan'a mı attı çözemesemde o hata pahalıya mal oldu.

Aslında son gol sezonun özeti gibiydi. 75 dakika savunmaya gelmeyen Kazım, maç koptuktan sonra biraz da kişisel imajını düzeltmek için savunma yapmaya çalıştı ama her savunma yapmayı bilmeyen forvet oyuncusu gibi anca penaltı yapabildi.

Galatasaray "kariyer" rekoru kırarak 11 mağlubiyet elde etti bu sezon. Her kayıp sezonda taraftarın sarılacağı bir şeyler bulunur. Ama o kadar kötü bir sezon geçiriliyor ki tutunacak dal kalmadı. Gelecek sezonun planlamasına Hagi başlar mı bilemem ama bizim bildiğimiz Türk yönetici mantığı gelecek sezona Hagi ile başlamaz. Bu da kayıp bir sezon daha demek olacak.

0 yorum

Yorum Gönder