TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG


Geçen sene mart ayı gibi hem eski bloga hem de twitter’a “Bir daha Barış, Ayhan ve Mustafa’nın birlikte oynayacağı bir Galatasaray maçını izlemeyeceğim” yazmıştım. Ama renk sevdası öfkeden, kızgınlıktan ağır bastığı için çoğu isyanımda olduğu gibi geri vitesi yapan ben oldum ve bu muhteşem üçlüyü defalarca izledim. Öyle yeteneksiz bir üçlü ki bu Arsenal, Barcelona, Manchester United gibi pas düzenini otomatiğe bağlamış takımları bile çökertebilirler. Rijkaard hem kendi hatalarından hem de yönetimin basiretsizliğinden bu sorunu çözemedi.
Hal böyle olunca Hagi geldiğinden beri aklımı iki soru kurcalamaya başladı. Birincisi bu BAM konusunda ne yapacağıydı, ikincisi ise Servet ve Hakan Balta’ya karşı tavrının ne olacağıydı.
Hagi çok zor bir durumda, sakatlıklardan dolayı kadronun eksik olduğu bir zamanda aldı görevi. Doğal olarak ligin ilk yarısında bu soruna çözüm bulamadı. Aslında zor yolu seçip o yeteneksizler yerine gençlere şans verebilirdi ama Adnan Polat’ın gerekirse kendisini 2 ay içinde harcayacağını bildiği için buna cesaret edemedi sanırım (kızmamak lazım). Eskişehir maçında kurduğu Neill, Sabri ve Culio üçlüsü iki senenin üzerine ilaç gibi geldi. Yekta ve hatta Arda’nın da bu üçlüden biri olacağı düşünülünce orta sahada eski kabızlık futbolcular sağlam olduğu sürece yaşanmayacak umarım artık. Cana ve Neill’ın mevki değişikliğini ise çözemiyorum tam olarak. Rijkaard’ın bir sene Neill’ı orta sahada kullanmasını beklemiş gibi olarak şimdi Cana varken bu hamle tam içime sinmiyor.
Yeni reisimiz Culio’ya burada bir parantez açmak lazım. Kendisi mevcut oyuncular içinde orta üçlüde oyunu iki yönlü oynamaya en müsait adam. Son hafta Sivasspor’a 30 metreden golü atan Ayhan’dan beri (2008’miydi o sene valla billa çok üşendim googlea bakmaya a dostlar) takımın sahip olduğu en iyi orta saha oyuncusu. Bazen diyorum ki çok mu abartıyoruz Culio’yu, buna net cevabı şimdi veremediğim gibi bir taraftar olarak vermekte istemiyorum. Sadece Culio’yu izleyip mutlu olmak istiyorum. Ama koyunun olmadığı yerde keçiye biraz fazla iltifat ediyor olabiliriz.
Gelelim defanstaki Servet ve Hakan sorununa. Aklımın çocuk tarafı (ki kendisi total aklımın yüzde 80 gibi önemli bir kısmı bence) Hagi bu iki futbolcuya da formayı vermemeli diyor en başından beri. Gerçekçi olmak gerekirse, mevcut kadro içinde Servet’in alternatifi yok. Ha altyapıdan birisi olur, Cana Neill tandemi olur derseniz onlara da varım ama Hagi yok sanırım onlara. Ama elde Insua varken Hakan Balta’da inat etmek nedendir bilmiyorum. Hagi’nin bence en büyük yanlışıdır sağlam bir Insua varken Hakan’a formayı vermek (Yazar burada bir an için milli takım savunması yeaa diyenlerin ağzına vurduğunu hayal ediyor).
 
Hagi’nin dokunulmazlığı
Karalamamın son kısmında ise Hagi’nin dokunulmazlığının kabak tadı vermeye başladığını söyleyerek sevdiğim insanlardan küfür yeme riskini göze almak istiyorum. Hagi her Galatasaraylı gibi benim içinde çok önemli. Ona sonuna kadar destek verilmesi gerektiğine inanıyorum. Gerekirse Adnan Polat’a yem edilmesin diye radikal hareketler yapılması gerektiğini de savunuyorum. Ama arkadaşlar bırakın da Hagi’yi de eleştirelim. Aydın Yılmaz’ı inatla oyuna sokup takımı on kişi bıraktığı zaman, “Aaa bunu Hagi yaptı o zaman susalım” demenin bir mantığı yok bence. Ayrıca eleştiri olmadan ilerleme de olmaz bence. Egemen medyanın şuursuz eleştiri zihniyetinden uzak yapılacak her tenkit bence faydalı olacaktır.
Dün uzun zaman sonra izlediğim takım beni heyecanlandırdı. Sezon sonuna kadar şöyle altı-yedi maç izlersek yeter valla. Ha öte yandan süper Beşiktaş ile aramızda sadece üç puan fark olması ama kamuoyundaki iki takım algısının farklı olmasının tek sebebi ise Galatasaray yönetiminin basiretsizliği. Ama bu başka bir yazının konusu.
 

5 yorum

  1. hagi'nin bazı takıntılı olduğuna inandığım kararlarına şu süreçte göz yummak durumundayız bence abi. en azından şöyle yaklaşalım olaya; "neticede dünkü orta sahayı oluşturan ve stancu, culio gibi güzel adamları getiren de hagi.." :)
    beşiktaş ile olan puan farkı muhabbetinde de haklısın. tabii, orada çoğu kişi inkar etse ve farklı iki durum olarak görse de, gitgide bizim düştüğümüz boşluğa doğru yuvarlanıyorlar. başladıklarında hava bizimkiyle bire bir aynıydı. gene, aynı şekilde devam ediyor. hatta daha hızlı bir düşüş yaşıyorlar. ve sonunda, bizim girdiğimiz çıkmaza onların da gireceğini söylemek pek de saçmalık olmaz.

     
  2. Son paragrafytaki Hagi konusuna değinmen iyi olmuş.Altına imzamı atarım.Benimde çevreme bir türlü anlatamadığım şeyleri çok güzel anlatmışsın.Ne yani allah göztermesin.Olaki kupadan da elendik bir şekilde.Ayhan cezadan döndü,aldı yine formayı.Antep'e de elendik.Yine mi eleştirmeyeceğiz ya hu?Tamam Hagi gelmiş geçmiş en iyi futbolculardan biri amaiBu ayrı değil mi?

     
  3. Eline sağlık Efe. Hagi'nin sağlam Insua'yı oynatmama sebebi hükmen mağlup olmak istememesi olabilir mi acaba?

     
  4. @ Hakan, Zapata'yı koymazsın kaleye olur bitir. Yabancı hakkını harcamak gereksiz

     
  5. Hagi'nin dokunulmazlığı tabikide olmamalı ama bizden biri diye kolayca harcanmamalıda.O aradaki çizgiyi tutturmak lazım işte.

     

Yorum Gönder