2000 senesinden beri Süper Lig'de sadece bir kez Fenerbahçe ardı ardına iki şampiyonluğa ulaşmayı başardı. Onun dışında bütün takımlar araya sürekli başka bir büyük takımı aldı. 2009-2010 sezonuna kadar İstanbul'un üç büyüğünün domine ettiği süreçte ise bir teknik direktörün yapabileceği en kötü şey şampiyon olamamaktı. Başarısızlığa tahammülü olayan başkanlar bu süreçte gömlek değiştirir gibi teknik direktör değiştirdi. Bu kıyımdan etkilenmeyen iki kişiden birisi 2001-2002'de Galatasaray ile şampiyon olamayan Lucescu ve 2007-2008'deki Ertuğrul Sağlam oldu. Lucescu, sarı-kırmızıları şampiyon yaptıktan sonra gönderildi, Ertuğrul Sağlam ise hayat devam ediyor dediği için istifaya zorlandı. Ha birde bu listeye 2009-2010 sezonundan Rijkaard'ı eklemek lazım. Diğer bütün başarısız günahkarların cezası verildi çok şükür.
Hedef şampiyonluk bizim için her zaman. Bu sene şampiyon olalım seneye kısmet. Sezon planlamaları sürekli olarak sezon bitince yapılır. Hatta önemli olan hep bir sonraki maçtır. İki hafta sonranın bile kimse için bir değeri yoktur. Uzun vadeli planlar ise futbolumuzda geçersiz bir terimdir. Hatta o kadar geçersizdir ki gelen yabancılar bile günü kurtarma peşine düşer bir yerden sonra. Çünkü kimse sizin o sezon ikinci olmanızı istemez ama her sezon şampiyon olmanızı ister. Birisi gelip uzun vadeli planlarım var dediğinde genelde kredisi yetmez. 2000'den beri başarıyı(!) yakalayan bütün teknik direktörlerin en önemli özelliği ise günü kurtaran bir dahi olmaktır.
Aykut Kocaman'ın başarısı da bu yeteneğiyle doğru orantılı olacak. Kimse onun planı var mı yok mu, uzun vadede başarı gelir mi, hatta gelebilecek başarı sürdürülebilir olur mu gibi etkenleri umursamayacak. Hatta daha vahimi bazılarının tek başarı kriteri şampiyonluk olduğu için, Aykut Hoca'nın Ankaraspor'a oynattığı güzel futbolu unutup "İyi adamsa kız isteyelim" mealinde günlük özlü sözler söyleyecek. Evet futbol enteresan.
0 yorum