TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG

Galatasaray'ın Dirilişi

Efe Yılmaz 27 Eylül 2010 ,


Galatasaray, İstanbul B.B karşısında kağıt üzerinde tedirgin edici bir maça çıktı. Ama sezonun aksine maça iyi başlayınca işler kolaylaştı. 1/60 Mustafa Sarp gücündeki Cana takımdaki yerini almıştı sonunda ve onun varlığının bu değişimde etkili olduğunu söylersem sanırım abartmış olmam. Oyunun boyu kısaldı, Neill ve Servet’in kendine güveni geldi. Topu kontrol etmek için debelenen orta saha oyuncusu izlemedik, Ayhan’ın bile yükü azaldı ve son şampiyon olduğumuz sezondakine yakın bir performans sergiledi.
Misimovic’te hala yerini yadırgamaya devam etmesine rağmen, zaman zaman atakları şekillendiren isim oldu. Saç baş yoldurtma görevi ise Kolombiyalı Aydın olan Pino’da idi. Pas, çalım dengesini ayarlayamayan Pino, bazen Bizans ordusuna saldıran Battal Gazi ruhunda iki üç kişinin arasına girdi. Orijinali Aydın Yılmaz ise, sahada kaldığı süre içinde kendi standartlarında iyi bir oyun sergiledi ki, yaptığı en tehlikeli şey bu. Kendisini futbolcu sanmamıza neden oldu. Gol işçisi Baros ise maça şaşırtan bir sakarlıkla başladı ama sonra en güzel eserlerinden mini bir sergi düzenledi bizim için.

Kewell için Cana
Maçın ise en garip anı 59’da yaşandı bence. 2008-2009’u şampiyon bitiren Mustafa Denizlili Beşiktaş’ı izliyorum sandım. Kurt hoca da o sezon sıklıkla sahadaki yabancı sayısını dengelemek için ikili değişiklikler yapardı. Oyuna Kewell’ı almak isteyen Rijkaard da benzer bir yol izledi. Cana’yı yanına aldı. 60 Cana gücündeki Sarp oyuna girdiğinde ise takımın boyu, pas düzeni ve direnci çöktü.
Gelelim maçın güzel sürprizine. Serkan Kurtuluş… 2009-2010 sezonu öncesi U 19 Avrupa Şampiyonası Finalleri’nde forma giydiği için kamp dönemini kaçırmıştı. Hollandalı hocamız ise hem Sabri’nin formundan hem de geç tanışmadan Serkan’a fazla şans verememişti. Benzer bir durumu Rıdvan Şimşek de yaşamıştı. (kendisine acil şifalar) Ali Turan sağ bek olmadığını ispatlayan bir performans sergileyince, Serkan sonunda formaya kavuştu. Sabri düzelince akıbeti ne olur kestirmek güç ama en azından sağlam bir sağ bek yedeğimiz var artık ki kendisi zor günlerde solda da oynayabiliyor.

Takımın sıkıntıları ise kısmen devam ediyor. Duran topları karşılamadaki yetersizliğimize hala çözüm bulamadık. Takımın boyu uzunluk olarak fena değil, ama adam ve daha önemlisi alan paylaşımında aksamalar oluyor. Öte yandan Arda ise sakat. Almanya maçında da sakatlanmazsa takımdaki yerini alacak ve bence bu en çok Cana’nın işine gelecek. Ha bir de Elano sorunumuz devam ediyor. İç yüzünü bilmediğim bir olay hakkında ahkam kesmemek gerek ama maliyeti yüksek olan bu oyuncunun bir şekilde takıma kazandırılması şart. En azından para edecek hale getirmemiz lazım.

Son paragrafı ise istemeden de olsa gecenin sosyal medyadaki Abdullah Avcı ve Galatasaray’a yattı geyiklerine ayırmak lazım. İki yol var şimdi önümüzde. Ya ligdeki Beşiktaşlı ve Fenerbahçeli hocaların bu takımlara karşı aldığı sonuçları ortaya dökeceğiz ve en kibar ifade ile ahlaksızlığın dibine demir atacağız, yahut bu paranoyak ahlaksızlıktan kurtulacağız. Ben ikinci yolu tercih ediyorum.  

1 Yorum

  1. 1/60 mustafa sarp gücündeki cana mı? henüz hazır olmamasına mı gönderme yapıyorsun ironi mi? lorik cana über alles, o yüzden.

     

Yorum Gönder