TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG

Aziz Yıldırım'a Sorular

Serhat Gürcan Gündüz 14 Ocak 2011 ,



Dün sabah Takvim gazetesinde "Fenerbahçe-Alex= Bucaspor" şeklinde bir haber okumuş, Twitter'da "Ne yani C.Ronaldo-Real Madrid= Mallorca'mı?" yazmıştım. Vatan gazetesi haklıymış, Alex olmadığında Fenerbahçe'nin sıradan bir takımdan hiçbir farkı yokmuş.

Maçın tamamını izleme şansım olmadı. Zaten maçı izleyip ne yazabilirim ki? Fenerbahçe gibi onlarca milyon euro harcanarak kurulmuş bir takımın, Bank Asya takımlarından birine kaybetmesini nasıl izah edebilirim ki? Ne maç sonrası yazılarını okudum, ne Aykut Kocaman'ın basın toplantısını dinledim. Aklı başında, mantıklı bir insan nasıl bahane bulabilir ki bu yenilgiye? Türkiye kupasında oynadığı 3 maçı kaybetmesini nasıl anlatabilirsin ki sevenlerine? Tek bir cümlenin arkasına sığınabilirsin; futbol bu!

Futbol isimli oyunun içerisinde kazanmakta var kaybetmekte. Fenerbahçe taraftarı iki yüzünü de çok yakından tanıyor bu oyunun. Başarıları kadar başarısızlıkları da var. En iyi hatırlanacak iki örnek son haftalarda kaybedilen şampiyonluklar değil mi? Hangisinde yüz çevirdi taraftar kulübüne, başkanına? Hangi başarısızlık sonucu Fenerium'un gelirlerinde düşüş yaşandı? Kombineler yine her sezon gibi satıldı. Trabzon maçında şampiyonluk kaçtı evet, ama ertesi günü oğluna forma almaya giden baba yinede vazgeçmedi sevdasından.

Fenerbahçe taraftarının kızdığı konu kaçan şampiyonluklar değil, Türkiye kupasını yıllardır kazanamamak da değil. Hele Yeni Malatya yenilgisi hiç değil! Fenerbahçe taraftarı başkanının sözlerine kızgın, hemde hiç olmadığı kadar...

Neden mi? Bundan bir süre önce Aziz Yıldırım Ntvspor'da Rıdvan Dilmen ve Fuat Akdağ'ın konuğuydu hatırlarsanız. Çok güzel şeyler söyledi, sporda yapılması gerekenleri tek tek anlattı ve çoğunda haklıydı. Takım hakkında söylediklerinin bir kısmına bugün bile katılsam da, geri kalan konuşmalarında haksız olduğunu dün kendisi de görmüştür. Ne dedi başkan? "Bu takım Türkiye liginin çok üzerinde bir kadroya sahip. Bence transfere gerek yok, inanıyorum ki takım kendini lige verirse şampiyon oluruz. Ama Aykut Hoca isterse transfer yaparız tabi ki" Bu kısımda yaptığı tespit ne kadar doğru değil mi? Takımın kadrosunun iyi olduğu, ama oyuncuların konsantre olamadığının kendisi de farkında. "Bence gerek yok(!) ama" dedikten sonra Aykut hoca nasıl verdi acaba transfer edilmesini istediği oyuncuların listesini.

Başkanın anlamadığı, yada anlamak istemediğimi diyelim konu şu; bu takımın acil olarak transfere ihtiyacı var! Diyelim ki, bu kadar kişi yanlış değerlendiriyoruz takımı. Başkan haklı transfer gerekmediği konusunda. Peki Başkanım, şu geçen süre zarfında neden bu takımı konsantre etmeyi başaramadınız? Neden oyuncular kendilerini maça veremiyor? - Bu kısım çok önemli- Neden oyuncular geldikleri takımdaki performanslarının yarısına ulaşamıyor?

Şimdi Stoch geçen sene Twente şampiyon olurken yada Avrupa Ligi maçlarında takımı Fenerbahçe'ye zor anlar yaşatırken takımının en etkili oyuncusu değil miydi? Sezon başında Fenerbahçe'nin en formda oyuncusuyken ne oldu da birden bu kadar düştü performansı? Fransa gol kralı olmuş, lige fırtına gibi giren Niang neden bıraktı kendini sayın başkan? "Bırak istersen, oynama" desen, itiraz etmeyecek bile. Kafası maçta olsa tek başına Malatya'ya gol atabilecek bir adam değil mi bu Niang? Sadece onlar değil ki? Alex, Yobo, Lugano, Gökhan, Volkan, Mehmet(kısmen), Emre hariç kaç oyuncu gerçekten kazanmak için sahaya çıkıyor? Dos Santos Brezilya Milli Takımı formasını giydiğinde oynadığı futbolu, neden Fenerbahçe forması giydiğinde oynamıyor? Geldiği süre içerisinde neden bu oyuncunun performansını arttırmaya yönelik bir çalışma yapılmadı? Keza Dia'da öyle. İlk 25 dakikadan sonra Dia'yı ara ki bulasın. Bu adamın kondisyon sorunu neden çözülemedi Sayın Başkanım?

Bunlar zaten sizinde belirttiğiniz gibi futbolcunun "mental" sorunlarından kaynaklanıyor. Demek ki futbolcuların kafasını bozan, sadece kulüp çalışanlarının bildiği bir takım sorunlar var Fenerbahçe'de. Yada Samandıra'nın havasında bir gariplik var. Sezon başladığında gol olunca çocuklar gibi yerinde duramayan Stoch, şimdi kafasını yerden kaldırmıyor.

Gelelim diğer konulara. Fenerbahçe Spor Kulübü yılda, Daniel Güiza'ya 3,5 milyon euro veriyor. Verebilir tabi ki, oyuncuyu kulübüne bağlamış ve aktif olarak oynatıyorsa vermekte zorundadır. Hatta bu oyuncu iki bacağını kırsa bile, mukavelesi bitene kadar vermek zorundadır. Peki başkanım Güiza gerçekten sakat mı? Sezon başından beri antrenmana bir çıkıyor bir çıkmıyor, sonra ne hikmetse İspanya'ya gidiyor tedavi oluyor, sonra geri dönüyor antrenmana çıkıyor sonra tekrar İspanya'ya. Oyuncumuz sakat diye açıklama geliyor resmi siteden, ertesi gün Güiza yardım maçında sahaya çıkıyor. Sayın Başkanım Güiza gerçekten sakatsa ve sizde bu konuya bu kadar hassasiyetle yaklaşıp, oyuncunun sözleşmesini feshetmek istemiyorsanız bunu ayakta alkışlarım. Ama şunuda sorarım; "Appiah'ın suçu neydi?".

Güiza'ya ödediğiniz yüksek bonservis bedeli nedeniyle bu oyuncuyu serbest bırakamıyorsanız, neden 2-3 milyon euro veren bir takıma satmıyorsunuz? Diş perisinin gelip adama sihirli değnek ile dokunacağı yok. Elde ki malzeme bu. Bundan daha yüksek bir fiyata satamazsınız. O zaman neden bekliyorsunuz, satın yada verin bonservisini eline gitsin. Evet haklısınız Sayın Başkanım, bunu yaptığınızda çok eleştirilecek, hatta Fenerbahçe'nin parasını sokağa atmakla suçlanacaksınız. Fakat 2010 Dünya Kupasında Gana Milli Takımı formasını giymiş, şuanda da Cesena takımında top oynayan Stephen Appiah taraftarın aklına her geldiğinde, Güiza'nın halen bu takımdan para alması daha çok üzecek taraftarınızı.

Şimdi biraz geri, Luis Aragones takımın başına geçtiği seneki transfer sezonuna dönelim. Gazete manşetleri "Fenerbahçe Xabi Alonso ile ilgileniyor!" şeklindeydi. Sizde görüşmelerin olduğunu teyit ettiniz ama oyuncu gelmedi. Daha sonra Senna dediniz, onuda ikna edemediniz. Transferin sonuna kadar kaç kişi ile görüştünüz bilmiyorum ama sonunda Josico'yu getirdiniz. Fenerbahçe'nin transfer listesinde 34 yaşında ki bir oyuncu 3. sırada olabilir mi Sayın Başkanım? Allah'tan bu sezon Eden Hazard deyip Dia'yı, Krasic deyip Stoch'u getirmeyi başardınız. Yoksa kim bilir kimler gelecekti.

Sayısız yıldız izlettirmeyi başardınız biz futbolseverlere. Tek tek isim vermeye gerek yok, ama Sayın Başkanım Hooijdonk hariç hangisi mutlu ayrıldı Fenerbahçe'den? Hangi eski bir yıldızın referansı ile oyuncu katıldı takımımıza? Neden Kezman ve Anelka İngiltere basınına, Carlos Brezilya basınına kulüpte mutlu olmadıkları tekrarladı defalarca? Ortega zaten kaçarak gitti. Mesela Hooijdonk, Stoch'un transferinde ne kadar etkin bir rol oynadı? Eminim transferin bitme aşamasında size çok yardımcı olmuştur ama sordunuz mu "ne düşünüyorsun?" diye ona?

Tek tek isim vererek söylemek istemiyorum, zaten sizde biliyorsunuz taraftarın ve futbol camiasının beğenmediği, çubuklu formayı layık görmediği oyuncuları. Neden bu isimleri kadroda tutuyorsunuz Sayın Başkanım? Bu oyuncuların senelerdir bir kaç maç hariç takıma katkı vermeden milyonlarca Lira kazandığını görmüyor musunuz? Anadolu'da, hatta daha yakında altyapınızda bu oyuncuların yerinde olmak için canı pahasına oynayan oyunculardan haberdar değil misiniz?

Biliyorum ki siz okumayacaksınız bu yazdıklarımı. Şekip Mosturoğlu'nun Ntvspor'da dediği gibi, belki kulüp çalışanları bu yazıyı ona gösterecekler. Belki kendisi size de okutacak bu yazıyı. Boşverin yukarıda sorulan soruları. Dünkü maçtan sonra takımın transfere ihtiyacı olduğuna inandınız mı? Sadece bu sorunun cevabını verin.


Dünkü yenilginin üzüntü ve paniğiyle transfer yapmaya karar vermiş olabilirsiniz. Sizden bir ricam var başkanım; Diarra gibi, Hazard gibi oyuncuları alamıyorsanız yapmayın transfer. Çünkü bu saatten sonra aldığınız oyuncular yarar değil zarar verecek takıma. Bırakın olmayalım şampiyon. Bir sene daha geçsin böyle, hayat uzun daha ne seneler var önümüzde kısmetse. Şampiyon olamasa da göndermeyin Aykut'u. Oturun karşılıklı yarın, seneye hangi oyuncuları istiyorsa mesela Sissoko'yu, mesela Kolarov'u, şimdiden başlayın pazarlıklara. Mücadele etmeden, ter akıtmadan, o formaya hakkını veremeyen kim varsa gönderin hepsini. Gösterin herkese Fenerbahçe'de oynamayan oyuncunun işi yok diye. Bugüne kadar taraftar ne zaman isteseniz sizin yanınızdaydı. Her sezon yaptığınız formaları kapış kapış aldı. Göreve geldiğiniz günden beri kaç taraftar sırt çevirdi size?

Başarılarınızı yazmaya kalksam, bir bu kadar daha yazmam gerekir. Siz Fenerbahçe tarihine altın harflerle geçtiniz bir kere. Şimdi size muhalif olanlar karalama kampanyası başlatacak. Emin olun bu taraftar yine sizin yanınızda olacak. Rant peşinde olup da, adına taraftar derneği diyenler istifaya davet edecek sizi ve Aykut Kocaman'ı. Yine ilk tepkiyi sizden önce yanında kızıyla, sevgilisiyle, kocasıyla maça gelen insanlar gösterecek. İşte bu insanların sizden istediği tek şey; çubuklu formayı sırtına geçirip sahaya çıkma şerefine erişmiş futbolcuların, Basri Dirimlili kadar formasını terletmesini istiyor. Sahada ağzında sakızla gezmesini değil!

0 yorum

Yorum Gönder