TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG

Tabuta Çakılan Son Çivi!

Efe Yılmaz 17 Ağustos 2010




Hayalleri deep freeze’e  kaldırıp  hayatın gerçekleriyle yüzleşince insan, o harala gürele içinde bir çok şeyi ıskalıyor. Aslolarak hayatın kendisini tabii ki… Ama neyse iç dökme seansını bir tarafa bırakıp yazı konusuna doğru şandellenelim…

90’ların ikinci yarısında  futbol alanında yerel sınırların dışını keşfetme arzusundaki genç futbol tutkunları için  Trt’de Perşembe günleri yayınlanan Avrupa’dan Futbol programı çölde serap görme etkisi yaratıyordu. Futbolseverler bu program sayesinde ülke futbollarının klişe, arabesk, primitif düzeyinden bambaşka ufuklara yelken açarken onlara gezegenler kadar uzak bu dünyanın kapılarını ülkenin en elit futbol spikerlerinden Okay Karacan açıyordu… Bir süre sonra  Avrupa’dan Futbol programıyla bambaşka bir kanalda boy gösterdi Okay Karacan… Yayın hayatına yeni başlayan Nergis Tv’de… Havalı adıyla Ntv’de… Yeni açılan Ntv kanalı Eurosport/Cnn kırması bir kanal görünümdeydi. Bu Türk işi tuhaf tematik tv yaratıklandırıcılığının yere çakılmasını önleyen ekip ise kanalın spor servisiydi… Aslolarak da bu servisin ve dolayısıyla kanalın ekran yüzleriydi. Kenan Onuk, Okay Karacan ve Murat Kosova…  Bu üçlü aracılığıyla kanal, hafta sonu spor kuşağında  Premier Lig, La liga, Nba, F1, Avrupa ve Dünya basketbol şampiyonaları gibi organizasyonları yayımlayarak hem sporseverlerin gönlünü çalarken hem de kanalı  kuruluş aşaması planlarından  bambaşka bir yerde taşıdılar. En iyimser tahminle tematik yayıncılığa Türk usulü yaklaşım olarak değerlendirilebilecek Ntv projesi bu üç ekran yüzünün ülke sınırlarının çok üzerine çıkan kaliteleri nedeniyle başarıya ulaştı… Hayat akmaya devam etti. Ntv’de büyümeye. Bugün bir çok kişi için Ntv bir referans kanal. Spor servisleri de bağımsızlıklarını ilan edip kendi kanalını kurdu. Kurmaz olaydı… Popülerleşmemiş olaydı yada büyümemiş olay dı mı demeliyim… En iyi temenni sanırım  kanalın sivri zekalıların yönetimine bırakılmamasını dilemek olurdu ama sanırım artık çok geç…

Kanalın daha doğrusu servisin akibetini belirleyen şey Kenan Onuk’un  2005 yılındaki vefatı oldu. Servisin patronajına Onuk ile yıllarca mesai arkadaşlığı yapmış olmasına rağmen bulunduğu pozisyonda kendisinin ne aradığını kendisinin de bildiğini tahmin etmediğim sporla olan ilgisi benim nükleer fizikle ilgim kadar olan biri geçti. Fuat Akdağ… Hafta sonu spor kuşağıyla ülkenin tüm spor medyasından kendini izole edip gerçek sporseverler için saklı bir cennet yaratan bu kanal Akdağ’ın patronajında kalitenin değil bayalığın, ucuzluğun,sakilliğin yolunu tuttu. Ülke spor yayıncılığı tarihinin en rezil programı olan Telegol programının sunucuları ve yorumcularıyla kanalı dolduran Akdağ 2007’de Okay Karacan’ı kanaldan şutlamayı başardı. Günümüze gelindiğinde kanal Avrupa maçlarının yayınını hala radyo spikerliğinden kurtulamamış Ercan Taner’e , eski televoleci/telegolcüler(dileyen Ahmet Çakar’ın şamaroğlanı da diyebilir) Ersin Düzen'e, spor bültenlerini ise bir erkek çocuğunun ses rengine sahip Burcu Hanım’a (İlker Yasin’e selam olsun) emanet etmiş durumda…

Kanalın bu günlere gelmesinde en büyük pay sahibi Murat Kosova’nın sesini duymak için gece 04’ü beklemek gerekiyordu uzun zamandır… Ve o da gitti… Benim uzaktan izleyip sinir olduğum bu tabloya o da içerden biri olarak daha fazla dayanamamış belli ki. Murat Kosova’nın gidişi ile birlikte benim kalbimden ve tv ayarlarından silinip gitti Ntv… Toprağı bol olsun…


Not: Yazıyı Övünç Tüzün isimli bir arkadaş yazdı. Kendisi inatla bloga yazmak istemediğinden ben koydum. Yazının sivri tarafları olabilir, ama bu adam hep yazsın gibi yorumlar yaparsanız egosu okşanır da gelir belki Övünç aramıza.

0 yorum

Yorum Gönder