TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG

Yönetimsel Tatil

Efe Yılmaz 15 Ağustos 2010 ,



Bu maç yazısı değil, çünkü dün sahada futbol oynayan sarı-kırmızılı bir takım yoktu. Son yılların en kötü performansı vardı. Bu sebeptendir maçı değil, kendimce Galatasaray yönetiminin yaz tatilini anlatacağım.

Galatasaray geçen sezonun ilk haftalarında fırtına gibi başlamıştı. Takım savunmasında sorunlar yaşasa da Keitalı, Ardalı, Baroslu ve Kewelllı hücum hattıyla işi bitiren bir yapısı vardı. Orta saha gene oyunun yönünü hızlı değiştiremiyordu, savunmanın göbeğindeki oyuncular oyunu geriden kuramıyordu. Bütün sezon bu aksaklıklar aşağı yukarı devam etti. Sezon sonu elimizde hücum yönü kuvvetli, orta sahası ve defansı sınıfta kalmış bir takımdı. Sezonun en kısa ve kaba özeti buydu. Orta sahamız oyunun iki yönünü oynamayı başaramadığı için geçen sezon hüsran yaşadık. Transferin bitimine iki hafta kala, kadro kalitesi geçen seneye oranla vahim. Yönetimin en önemli başarısı ise, takımın işleyen tek yerini bozmak, bize de Serdar Özkan ya tutarsa hayalleri kurdurmak. Hepimiz iyi kötü Avrupa futbolunu izleyen insanlarız. Hedefi şampiyonluk olan takımlar içinde, bu kadar kötü ve mantıksız bir transfer sezonu geçiren var mı? Bugünden sonra gelecek oyuncular oyuncuların ilk 11 oyuncusu olacağı düşünüldüğünde bu oyuncuları kampa katamamak cidden meziyet isteyen bir basiretsizlik. Sezon bitiminden bu güne neredeyse 3 ay geçti, rica ediyorum kimse parasızlık masallarıyla kendisini kandırmasın. Parası olmayan takım 3 4 milyon avrolara transfer yapacağına, bu paranın dörtte birine gider oyuncu izleme komitesi kurar. Bu şekilde azaltır transfer maliyetini.  Pis tüccar zihniyetiyle ucuz pazarlıklarla transfer yapmaz. Geçen seneye göre bir yakından bakalım kadronun durumuna.

 Geçen sezonda kalede güven veren birisi yoktu bu sene de yok böyle birisi. Ufuk'u bu formayla görmeden lig bitecek sanırım.

Savunmanın geçen seneden tek farkı Ali Turan'dı dün maçta ve golde hatalıydı ama bütün yükü ona yüklemek, ikinci golde Hakan'ın milimetrik ara pasını görmemek, Servet'in ise pozisyon hatasını es geçmek olmaz. Sonuç olarak Galatasaray transfer sezonunda savunmasının kalitesini yükseltmek için bir hamle yapmadı.

Orta sahada geçen sezon kendisine göre kötü bir sezon geçiren Topal gitti başka bir eksikliğimiz yok kağıt üzerinde. Evet Elano da yoktu sahada dün, ama çok iyi bir futbolcu olmasına rağmen geçen sezonda çoğu maçta da yoktu zaten. Eksikliğimiz ise, topu ileri taşıyacak, kanatlardaki kuvvetli silahların top almak için geri gelmesini engelleyecek oyuncuların varlığıydı. Peki transfer döneminde bunlara çözüm bulundu mu? Hayır ve bunun üzerine kanatlardaki saha içi kaliteden ödün vererek, Aydın Yılmaz'ın Kolombiya şubesini getirdik.

Forvette ise fakirliğimize Kewell'ın sakatlığı eklenince denize düşmüş misalı Jo'ya sarılmıştık. Bu sezon ise Batdal transferi ile biraz nefes alsak bile, kesin çözüm bulunmuş değil.

Bütün bu tespitlerin yapılması gereken tarih ise en geç 23 mayıstı. Sonuç olarak geçen üç ay boşa geçmiş bir zamandır. Ben sanmıyorum ki Frank Rijkaard bu eksiklikleri görmekten aciz olsun, bizim gibiler bile görürken. Tahminim yönetim istediği imkanları vermiyor kendisine.

Dün sahada uzun zamandır izlediğim en kötü Galatasaray vardı. Sezonun ilk maçıydı skor önemsizdi belki ama saha içinde en ufak bir umut yoktu. Kulübede ise bizi kendine benzeteceğine, bize benzemesinden korktuğum Rijkaard vardı. Sezon başı bu kadar stres onu ne güzel manyaklaştırdığımızın resmi adeta. Takımın bu durumunda bence en az suçlu hala Rijkaard ama onun da farkını biraz daha hissettirmesi lazım. İsteğim şampiyonluk, kupalar değil güzel futbol oynayan bir takım izlemek. Bir süredir en güzel aşkım Galatasaray'ı izlemek bana zevk vermiyor, bu soruna çözüm olsun yeter.

0 yorum

Yorum Gönder