Robinho ve Adebayor için Beşiktaş'ın görüşmeler yaptığı son günlerin en büyük bombası. İki oyuncu içinde "transfer pazarlıkları sürüyor" diye yazılıyor gazetelerde. Bir kesim Adebayor diyor, diğer kesim Robinho diyor. Bir diğer kesim ise (ne kadar imkansız gözükse de) hem Adebayor, hemde Robinho aynı anda gelecek diyor. Kim istemez ki gelmelerini? Yabancı kalitesi olarak lig tarihinin en iyi sezonu yaşanırken, Adebayor yada Robinho'nun hatta ikisininde geldiğini düşünün... Hemde Guti ve Quaresma'nın yanına. Bundan büyük bir zevk olamaz sanırım futbol severler için. Fakat birde madalyonun öbür yüzü var.
Uefa yeni bir uygulama başlattı. 3 yıl boyunca zarar eden kulüpler Avrupa Kupalarına katılamayacak bundan böyle. İlk kurban İspanya La Liga ekiplerinden Mallorca oldu. Bizim kulüplerimizi de aynı tehlike bekliyor. En az borcu olan Fenerbahçe için henüz büyük bir tehlike yok. Galatasaray başkanı Adnan Polat "borç yüzünden yıldız transferi yapamayacağız, satılan oyuncular ile borçlarımızı kapatacağız" demişti. Peki ya Beşiktaş? Beşiktaş'ta durumlar biraz farklı. Son mali kurulda açıklanan rakam 285 milyon 233 bin Türk Lirası. Alacaklar düşüldüğünde 222 milyon 869 bin Türk Lirası (Beşiktaş A.Ş'nin borçları eklendiğinde 350 milyon Türk Lirası gibi bir rakama yaklaşıyor). Bunun 70 milyon TL'si başkan Yıldırım Demirören'e olan borç. Yönetim Kurulu üyesi Serdar Adalı'ya olan borç ise 10 milyon TL'ye yakın.
Geçen sezon ödenen yüksek bonservis harcamalarının borcun bu kadar büyümesinde önemli bir etkisi var tabi ki. Bu sezon bonservise geçen sezon ki kadar para vermeseler de Beşiktaş'ın harcamaları çok fazla. Üç büyükler arasında en fazla borcu olan 2. kulüp Beşiktaş. Gelir olarak da 3. sırada. Yani Beşiktaş'ın gelirleri, borçlarını kapatmıyor. Geçtiğimiz sezon Tabata ve İsmail'e toplamda 16 milyon bonservis ücreti ödenmesinin sebebi de buydu. "Ne alaka?" derseniz cevabı bu; "özkaynak değerlerini yükselterek iflastan kurtuldu Beşiktaş". Bunun içinde başkan Yıldırım Demirören'in iş ortağı İbrahim Kızıl kullanıldı. Kulüp değeri yükselince de Beşiktaş iflastan kurtuldu. Aynı yöntemin Delgado, Zapo ve Sivok transferlerinde de kullanıldığı söylentiler arasında. Ayrıca bunları ben değil Hüsnü Güreli ve İbrahim Altınsay söylüyor. (30.01.2010 kongresi esnasında İbrahim Altınsay'ın konuşmalarından alınmıştır. Ayrıca Hüsnü Güreli Kadir Has Üniversitesinde ki bir konferansta anlatmıştır bunları.)
Peki giderler? Geçen sezon Şampiyonlar Ligi gelirinin büyük bir bölümünü Del Bosque'ye kaptırdı Beşiktaş. Ardından bir söylenti çıktı "Beşiktaş Fulya'dan 4 yıl boyunca gelecek parayı zaten kullandı" şeklinde (İbrahim Altınsay'ın aynı konuşmasında geçiyor bu). Bu gelirini de kullanamadı sayalım Beşiktaş'ın. Gelirinin büyük bir bölümü de 37 milyon Euro'luk bonservis ücretlerine gidiyor. Hatırladığım kadarıyla yüksek bir bonservis ücreti ile oyuncu satmadı Beşiktaş. Hatta Tello'yu bedelsiz olarak Eskişehir'e gönderdiler. Peki bu gelir gider tablosu ile nasıl bu çark dönüyor? Bakın bu sezon Beşiktaş'ın oyunculara ve Schuster'e ödeyeceği para şu şekilde;
Schuster: 2.6 milyon Euro
Guti: 2.7 milyon Euro
Quaresma: 3.750 milyon Euro
Ferrari: 2.5 milyon Euro
Nobre: 2.250 milyon Euro
Ernst: 1.8 milyon Euro
Delgado: 2.1 milyon Euro
Fink: 1.2 milyon Euro
Bobo: 1.2 milyon Euro
Holosko: 1.8 milyon Euro
Sivok: 800 bin Euro
Zapo: 750 bin Euro
Nihat: 3 milyon Euro
Rüştü: 1.5 milyon Euro
İbrahim Toraman: 3 milyon TL (30 Mart 2010 tarihli gazete haberleri)
Yusuf: 700 bin TL
İbrahim Üzülmez: 700 bin TL
İsmail: 500 bin TL
Hakan: 450 bin TL
Uğur: 400 bin TL
Cenk: 600 bin TL
Ekrem: 350 bin TL
Rıdvan: 300 bin TL
Erhan: 300 bin TL
Necip: 300 bin TL
Toplamda 28 milyon Euro'ya denk geliyor. Geçen sezon gelen para giden parayı karşıladı diyelim. Beşiktaş bu yıl Quaresma'nın bonservis ücreti de üzerine eklendiğinde minimum 35 milyon Euro harcayacak. Peki bütün bunların Adebayor ve Robinho ile ne alakası var?
Adebayor Manchester City kulübünden vergileri çıkarıldığında yıllık 6.5 milyon Euro kazanıyor. Diyelim ki Serdar Adalı, Quaresma ve Guti'de olduğu gibi 2 milyon Euro indirim kopardı Adebayor'dan. Transfer gerçekleşirse 4,5 milyon Euro civarı bir para alır Adebayor. Robinho ise vergileri çıktığında 5 milyon Euro kazanıyor. Peki burada Serdar Adalı devreye girebilir mi? İşte bu çok zor. Real Madrid'den sadece para için ayrılan Robinho'da, yıllık ücretinde indirime gitmek gerçekten zor. Uzun lafın kısası, Beşiktaş bu iki oyuncudan birini alırsa yıllık 5 milyon Euro'ya yakın bir para ödemek zorunda. Tabi birde bonservis ücretleri var. Robinho ve Adebayor'un bonservisleri ise en az 20 milyon Euro. Yıllık ücretlerine karşılık kiralandı oyuncu diyelim. Yıllık harcaması Beşiktaş'ın 40 milyon Euro'ya çıkacak. Tabi ki bu sadece Quaresma'nın bonservisi ve Adebayor veya Robinho'dan biri kiralık olarak gelirse oluşacak tablo. Diğer giderler (sağlık ekibi, ulaşım, kamp vs.) bu hesaba eklenmiş değil.
İbrahim Altınsay'ın söylediği gibi, gelecekte Beşiktaş'ın reklam ve Fulya'nın kira gelirleri kırdırılmışsa büyük bir tehlike bekliyor Beşiktaş'ı. Şampiyonlar Ligi'ne katılamayacak olan Beşiktaş, buradan gelecek parayı da kaybetti. Avrupa Ligi maçlarından en fazla yarısını kazanabilirler. Yani Beşiktaş'ın gelirleri çok az, harcadığı para çok fazla. 3 sene boyunca bu harcamalar ile giderler ise Uefa kriterlerine göre zarara uğradıkları için Avrupa Kupalarına katılamama ihtimali var Beşiktaş'ın.
İşte burada Robinho veya Adebayor'un transferi Beşiktaş için zarar oluyor. Biz futbol severler ise Adebayor, Guti, Quaresma gibi oyuncuları Beşiktaş'ta izlemek istiyorsak, Beşiktaş taraftarları "bizim Robinho'muz var!" demek istiyorsa bazı şeylere alışmak zorundayız. Ya Beşiktaş'ı Avrupa Kupalarında izlemeyeceğiz, yada Medical Park Antalyaspor gibi "Yıldırım Demirören Beşiktaş Jimnastik Kulübü" adı altında izleyeceğiz. "O nereden çıktı şimdi?" demeyin. Bu borçlanma ve zarar devam ederse, Beşiktaş Avrupa Kupalarına katılmak için Yıldırım Demirören'e borçlarını hibe etmesi karşılığında isim hakkını uzunca bir süre kiralamak zorunda kalır. Paf takımının adı da "Serdar Adalı Beşiktaş A takımı" olur, problem çözülür. Tabi birde alternatif bir yol var. Beşiktaş taraftarları lisanslı ürün haricinde hiçbir şekilde ürün almayacak. Artacak bilet fiyatlarına rağmen sonuna kadar mabetlerini dolduracak. Yeni gelen transferlerin formalarını almış olsalar bile eşine, dostuna, çocuğuna, annesine, babasına tekrar alacak. Seçim sizin...
Bu arada gelen yorumlara da cevap vermek zorunda hissettim kendimi. Fenerbahçe'nin Yıllık Olağan Mali Genel Kurul toplantısından hemen bir gün sonra (30 Mayıs 2010) Star gazetesinin ve Milliyet Gazetesinin kulüplerin borçlarına istinaden yaptığı haberlerinden alınmıştır rakamlar. Ayrıca Beşiktaş'ın Mali Kongresini tekrar okursanız rakamların gerçek olduğunu anlayacaksınız. Anlatmak istenen transfer yapılması değil zaten. Yıllık giden masraf ile gelirin birbirini tutmaması. Bu bağlamda tekrar okursanız sevinirim.
Beşiktaş'ın batmayacağını mantıklı düşünen herkes bilebilir. Sanırım kendimi net olarak anlatamamışım. Arkadaşlar, Uefa kriterlerine göre zararda olan kulüpler Avrupa Kupalarında oynayamayacak. Bu yazıda dikkat çekilmek istenen ilk unsur budur. Diğer dikkat çekmek istediğim nokta ise Beşiktaş'ın şahıslara olan borcu. Diğer ekiplerin finansal durumu inanın beni pek ilgilendirmiyor. Beşiktaş yavaş yavaş Yıldırım Demirören'in oluyor. Sorarım size bugün Robinho 20 milyon Euro'ya transfer edilse bu parayı ilk verecek isim kim? Bu kadar para da hibe edilemeyeceğine göre? Sizin kadar çok istedim Robinho'nun yada bir başka oyuncunun gelmesini. Sadece dikkat çekmek istediğim konu farklıydı. Beşiktaş'taki büyük borçlanmanın Avrupa Kupalarında oynayamamasına sebep olabilir. Sorarım size kaç büyük kulübün şahıslara bu kadar borcu var? Taraftar kimliğinizde sıyrılıp dışarıdan bakmayı başarabilirseniz, kulübün geleceğinin Yıldırım Demirören'e olan borca göre şekillenmek durumunda kalacağını göreceksiniz. Teşekkürler.
Son olarak eklemek zorundayım, kusura bakmayın. Sayın Yasin Arıcı, Fenerbahçe'nin Aziz Yıldırım'a 150 milyon Euro borçlu olduğunu yazmışsınız. Bunun kaynağını gösterip, bizi de bilgilendirirseniz bir sonraki yazımı da bunun üzerine yazarım.
Bu kulübün yöneticileri mali denetmenleri tüm bunların farkındadır merak etme arkadaşım sen..Bu sene şu ana kadar harcanan bonservis$ parası 7.3 m € dur..Yöneticiler bas bas bağırmıyor mu sponsor desteği olmadan yeni bir transfer yapamayız diye??demek ki onlarda ayaklarını yorganlarına göre uzatıyor..Sen git sütünü iç, annen masalını anlatsın, sonra renkli rüyalar........
sen beşiktasa laf soyliyecene en az borcu var dediğin kulubun 450m borcu var git adam gibi araştır oyle gelip haber yapın
Yazının çoğu yerine katılıyorum ama olaya bir de şu açıdan bakabilirsin:
Bu adamlar belli bir yatırım için alınıyor. Belki bu sene Şampiyonlar Ligi'nde oynamayacak Beşiktaş ama diğer senelerde hedef orası. Bu oyuncularla, Şampiyonlar Ligi'nde oynamak başarıyı da beraberinde getirecektir. Üstelik insanların ilgisi de Beşiktaş'ta olacaktır. Beşiktaş'ın bu artan ratingi kullanması gerekecek.
Tüm bu transferler sonrasında başarı gelmezse zaten sadece mali olarak değil pek çok yönden Beşiktaş zarara girer ve batma tehlikesiyle karşılaşır. Dileyelim bu yaşanmaz.
maşallah bütün oyuncuların aldığı yazmışsın.Gidecek oyuncuların parasını silmeyi unutmsuun tabata-delgado-guti aynı tip oyuncular bunlardan delgado gidecek fink gidecek nobre gidecek robi geliyor holosko gidecek.topla bakalım gidecek oyuncuların parasını 7.5 milyon avro(robinin yıllık gelirine yetiyor ve artıyor!).hisselerde elde edilen kazançlar?robi'nin adı bile yetti. yaz bakalım köşeye?ki açıklandığı zamanı saymıyorm! kombineler uzatıldı.niyee? kapalı bitti zaten niyee? robi gelicek + ek gelir... forma ürün vs. satışlarıda koyyy bakalımm.zaten bonservisin çok büyük bir kısmı sponsordan ve 4 yıla yayılmıs ödeme planı.robi gelince kaliteli olan takımın uefaada iyi bir yerlere gelmesi ile kazanılacak olan prestij nam para...lig şampiyonluğu...
gordon ları diattaları del bosque lerin bonservisleri ücretleri tazminatları verilirken bu kulüp batmıyorsa robinho ya adebayaro x e y e verirken de batmaz.
Hepiniz Finans Uzmanızısınız zaten kendi sirkbahce klubunun borclarına bir bak azizbahce klubu oldunuz 400 mılyon tl borcunuz var işine gelmiyor değilmi bunları gündeme getirmek veya bilip bilmemezlikten gelmek, büyüklük naraları atmak sizin büyüklüğünüz bilicanın cukuru kadardır merak etme ötesi olamazsınız kendi takımında oyuncuların aldığı yıllık ücretleri bonservis ücretlerini cıkartsana tabloya bi bak güiza ile QUARESMA aynı ücreti alıyo topuzun bonservisini felan konussana yemez dimi?
özet olarak geçersek bu sezon bakıyorumda beşiktaşın ekonomik durumunu gs ve fb liler harıl harıl çalışıyolar şöyle olur böyle olur diye e batsın işte beşiktaş ne güzel siz renkliler için ben fenerbahçe veya galatasaray batsa küme düşse zil takıp oynarım daha güzel bişey varmı niye bizim için üzülüyosunuz sevinsenize gidemesin işte beşiktaş avrupa kupalarına iflas etsin rakip takımız bu işte bi iş var renkliler bizi bizden çok düşünür oldu :) işin gerçeğine gelirsek bjk liler merak etmesin bjk nin mal varlığı feneri gs ile birlikte alır öptüm kib by.
Türkiyeyi ingilttere ile karıştıran zaatlar var sanırım.. Burası türkiye dernekler yasasına göre kamuya yarar sağlayan kurumlar iflas edemez,zarar yoktur kar vardır..Ne zaman Bjk fb,gs dernekler yasası statüsünden kaldırılır o zaman senin hayalini kurduğun olay olur öncede Aziz yıldırım Futbol kulubu olur fenerbahce..
Neden mi ?
Yıllık gelirini fenerium vs herseyi bir kenara koyarsan sadece 150 milyon € azız yıldırm'a borç ve yaklasık 200 milyon TL 100 milyon €'ya yakın BANKA BORCU gözükmektedir.
250 milyon € =500 trilyon borc vardır demektir buda, fenerium+stad başarıya endeksli bir örnek: Kombine+ürün satışlarındaki düşüşler bu sene )gelirinden başka bir geliri olmayan fenerbahcenin ekonomik acıdan nasılda diğer kulüplerden önde yalanına inanır insan anlamak mümkün değil..
Beşiktaş'a gelince sadece Fulya Süleyman seba plaza'da yılda 20 milyon € zarar edilen bir sabit gelir gelmektedir, Başarı yada başarısızlık odaklı olmayan sabit gelir hemen ilerisinde, Benzin istasyonu bulunmaktadır, Yıllık 5 milyon €'ya yakın gelir, Buda demektirki sadece 1 yılda başarı odaklı olmayan sabit 25 milyon € garanti parayı kasasına koyan bir kulüp ile ekonmik açıdan bu hayallere dallamk hiçte matıklı değil..
Eğri otorup doğru konuşmak gerek, Bu ülkede Beşiktaş batarsa,ki böle birsey imkansız..
Azcık mantıklı yorum yapınız.. Gerekli acıklamalşarı farazi değil realitede yapınız..Daha detaylı bilgi banka, avukat teminine girmedim balataları yakmayın diye.. Hadi selamet versin allah ;=)
sen beşiktasa laf soyliyecene en az borcu var dediğin kulubun 450m borcu var git adam gibi araştır oyle gelip haber yapın
bunu diyen arkadas sen nasi bi gerizekalisin ya.
Şuan hem Galatasaray'ın hem Beşiktaş'ın öyle kafasına göre para harcayacak durumu yok. Her iki takımda borç içersinde yüzüyor, Galatasaray'ın 320, Beşiktaş'ın 210 milyon Lira borcu var. Ve gideri gelirinden daha yüksek her ikisininde. Artık bu kulüplerin şirketleşmeye başlaması gerekiyor, bazı yatırımlar var lakin henüz bunlardan hiç bir karşılık alınamadı.
Fenerbahçe'yi açıklarken ayrıca 18 Ağustos 2010 11:03 tarihinde yorum yapan arkadaşa da cevap vermiş olacağım;
İstediğin takımı tutarsın kardeşim, Fenerbahçe'nin 135 milyon Lira borcu var, her şekilde para yapan bir kulüp ve borçları her geçen yıl biraz daha azalıyor. 2008 - 2009 sezonu sonunda 170 milyon Lira olan borcu 135 milyon Lira'ya indirebilmişlerse başarıdır. Sportif başarı açısından kötülersin (futbolda), sporcuların karakterlerini kötülersin, başkanı kötülersin ancak finansal açıdan kimsenin laf edebileceğini sanmıyorum. 1 yıl içersinde açılacak Fenerbahçe Ülker City ile kulübün gelirleri katlanacak üstelik. Hatta lafı geçmişken; Sırf Fenerbahçe Ülker City'nin arsası için 50 milyon Dolar verildi, buna rağmen takımın borçları az düzeyde.
Kimin hangi takımı tuttuğu önemli değil, hepsi ülkemizin kulübü. Fener de olsa, Galatasaray da olsa, Beşiktaş da olsa... Umarım hepsini gelecekte güzel günler bekliyordur.
Fenerbahçe'nin borçlarını sayan arkadaşlar, kaynağınız hangi organınız merak ettim açıkcası.
http://www.milliyet.com.tr/Spor/SonDakika.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=1244131&Date=14.08.2010&Kategori=spor&b=Fenerbahcenin%20bankalara%20134%20milyon%20lire%20borcu%20var...
135 Milyon Lira diyor, nasıl bir kafa yapınız var anlamıyorum. Kişilere olan borcu ise 12 Milyon Lira diyor bakın. Okumadan, araştırmadan kafanıza göre rakamlar biçmeyin.
Aslında yazıya kısmen katılıyorum.
Evet, borçlanma Beşiktaş'a ilerleyen zamanlarda sorun olabilir.
Beşiktaş riskli bir yol seçti ancak bu yol daha önceki yıllarda hem Beşiktaş'ın hem diğer büyük klüplerin seçtiği yoldan çok daha mantıklı. Önceki yılları hatırlayalım; 5 Milyon Euro takımına 2.5 Milyon Euro kendisine verilen, doğru dürüst oynamayan, basında ses getirmeyen, forma sattırmayan, kombine aldırmayan, takımın marka değerini yukarı taşımayan ve 3 yıllık maliyeti vergi, prim falan derken 15 M Euro'yu bulan vasat futbolcular.
Fenerbahçe bunu birkaç kez kırmayı denedi.
Ortega olmadı, Anelka olmadı, Kezman olmadı...
Beşiktaş daha cesur bir hamle yaptı; hem yaptığı yıldız transferleriyle takımın marka değerini yükseltti (Bugün Türkiye'nin yerini bilmeyen İngilizler, İspanyollar Beşiktaş'tan bahsediyor) hem de Schuster ile Türkiye'de uzun süredir göremediğimiz ayağa pas yapan, sistemli ve atak futbolu takıma benimsetmeye çalışarak sistemsel anlamda da önemli bir değişikliğe gitti.
Bu büyük ve riskli bir hamle. Maddi açıdan tabi ki ciddi külfetleri var ve olumsuz sonuçlanırsa ciddi bir mali kriz yaşanabilir. Ancak futbolda devrim niteliğinde bir atılım yapabilmek ve Avrupalılar açısından "Türkiye mi, arasıra takımlarını görüyoruz buralarda" tipinde bir ülke olmaktan kurtulmak için başka çıkar yol göremiyorum. "Altyapıya eğilseler" derseniz, o olmuyor, bir çok farklı nedenden dolayı olmuyor. Hem zaten o altyapıya da rol model olacak futbolcular lazım. Kaç tane yıldız futbolcu çıkardık ki, onlar futbolu bırakıp da (Ya da oynarlarken) yeni yıldızlar yetiştirecekler? Bu anlamda takımda yıldız futbolcuların olması gençlerin de yeni şeyler öğrenmelerine, futbol zekalarını geliştirmelerine faydalı olacaktır.
Son olarak yukarıda yaptığınız hesapların tümü doğrudur. Ancak hatalı olan kısım Beşiktaş'ı herhangi bir ticari işletme ile bir tutmanız. Bu hangi takım olursa olsun. Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray... Bu takımlar milyonlara mal olmuş yüz küsür yıllık kurumlar. En kötü senaryo gerçekleşse ve Beşiktaş bundan iki yıl sonra maddi olarak tam anlamıyla dibe vursa bile onu oradan kurtaracak milyonlarca taraftarı olacaktır -ki bu taraftarların bazıları bırakın Beşiktaş'ın şu anki ya da o zamanki borcunu, Türkiye'nin dış borcunun önemli bir kısmını tek başlarına ödeyebilecek insanlar.- O yüzden merak etmeyin, taraftarları ne Beşiktaş'ı ne Galatasaray'ı ne de Fenerbahçe'yi o tür bir borç batağında yalnız bırakır...
Sonuçta biz taraftarlar olarak sahada göze hoş gelen, atak ve bol gollü futbol istiyorsak,
takımlar Avrupa'da ve Türkiye'de kalıcı başarı istiyorlarsa;
bu tür atılımlar yapılmalı...
Ben inanıyorum ki Beşiktaş'ın hamlesi başarılı olur da, klasik tabirle "aşı tutarsa" bu model Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor, Bursaspor ve diğerleri (Ankaragücü'nü ayrıca beğeniyorum transferler konusunda) tarafından da kabul görecek, bu sayede futbolumuz ve dolayısıyla ligimiz birkaç gömlek üste çıkacaktır.
Saygılarla
Beşiktaş 28 milyon euro maaş veriyor diyorsun.Fener ve Gs ne kadar maaş ödüyor oyuncularına bunları da araştırabilir misin?Çok merak ediyorum.
Beşiktaş
Schuster: 2.6 milyon Euro
Guti: 2.7 milyon Euro
Quaresma: 3.750 milyon Euro
Ferrari: 2.5 milyon Euro
Nobre: 2.250 milyon Euro
Ernst: 1.8 milyon Euro
Delgado: 2.1 milyon Euro
Fink: 1.2 milyon Euro
Bobo: 1.2 milyon Euro
Holosko: 1.8 milyon Euro
Sivok: 800 bin Euro
Zapo: 750 bin Euro
Nihat: 3 milyon Euro
Rüştü: 1.5 milyon Euro
İbrahim Toraman: 3 milyon TL
Yusuf: 700 bin TL
İbrahim Üzülmez: 700 bin TL
İsmail: 500 bin TL
Hakan: 450 bin TL
Uğur: 400 bin TL
Cenk: 600 bin TL
Ekrem: 350 bin TL
Rıdvan: 300 bin TL
Erhan: 300 bin TL
Necip: 300 bin TL
Toplam maaş: 28 milyon euro
Q7:7,3 milyon euro
Cenk : 1 milyon euro
Guti: bedelsiz
hilbert : bedelsiz
Ersan=(kiralama ücreti ??)
toplam transfer ücreti : 8,3 + kiralama ücreti
Fenerbahçe
Aykut hoca :
Volkan Demirel 2 milyon Euro
Diego Lugano 2,5 milyon Euro
Bilica 1.2 milyon Euro
Gökhan Gönül 1,5 milyon Euro
Caner Erkin 1,25
Bekir İrtegün 1
İlhan Eker 0,75
Emre Belözoğlu 3,5
Alex de Souza 3,2
Miroslav Stoch 3,25
Cristian Baroni 1,2
Andre Dos Santos 2,2
Mehmet Topuz 2,3
Özer Hurmacı 1,5
Kazım Kazım 1,4
Selçuk Şahin 1
Uğur Boral 0,650
Semih Şentürk 1,4
Mamadou Niang 2,5
Daniel Guiza 3,5
Gökhan Ünal 1,5
Issiar Dia 2,5
Toplam maaş : 41,8 milyon euro
Niang 8
Dia 6,5
Caner 3
Stoch 5,5
Toplam transfer ücreti: 23 milyon euro
Beşiktaş lı futbolcuların maaşlarını senin yazından aldım.
Fenerbahçelilerinkini google dan bulmaya çalıştım.
Birde fenerbahçe nin oyuncularla yaptığı sözleşmeler hep 4-5 yıllık özellikle yabancılarla.
Uğur;
Bu rakamların hepsi Euro'mu?
evet hepsi euro.
Eğer 2 sene üst üste fb şampiyon olamazsa FB nin durumu GS gibi olur.
takımınızı şuursuz savunmayın arkadaşlar, önemli olan borç değil borç-gelir dengesidir. büyük yapılanmaların büyük borcu olur. borç büyümek için adeta bir şart. ancak fbnin şöyle gsnin şöyle borcu var rerörö demeden önce borç gelir dengenize bakın. ya da bakmayın lan. o kadar konuştum bi q7 demedim. guti.haz. var bir de...
Gider tablosu
Q7+Cenk+Ersan+Hilbert+Guti=8,5 milyon euro
Gelir tablosu
Batuhan + Delgado =7,1 milyon euro
Mevcut durumda robinho yu sponsorsuz da alabiliriz .Birde sponsor olayını da baya abarttılar.Sankim adamlar babasının hayrına alacak robinho yu.3-4 sene formamızda bedava reklamlarını yapacaksak transferi sponsorla yaptık ayağına hiç girmesinler...
yaziyi begendim
evet, zaman bazı şeylerin doğruluğunu göstermiş gayet net bir biçimde.