Transfer döneminde en çok yüzü gülen taraftarın Beşiktaşlılar olduğunu söyleyebiliriz. Rakipleri transferleri bitiremezken, siyah beyazlılar yıldız isimleri isimleri birer birer kadrosuna katmayı başardı. Geçtiğimiz sezon yediği 25 gol ile ligin en az gol yiyen ekibi olmasına rağmen rakip ağları 47 kez sarsması büyük takıma yakışmayacak cinstendi ki siyah beyazlılar da transfer döneminde bu bölgeye yoğunlaştı. Yeni transferlerin gelmesiyle Beşiktaş'ta her transfer sezonundaki yabancı sorununu hortlattı ve siyah beyazlılar transfer dönemi boyunca bununla uğraştı.
4 ekip ile girdiğimiz UEFA Avrupa Ligi serüveninde tek temsilcimiz durumunda kalan Beşiktaş, transferde öncelikle Mustafa Denizli'nin rahatsızlanması nedeniyle tecrübeli teknik adam ile yollarını ayırdı ve yerine flaş bir ismi, efsane futbol adamı Alman teknik adam Bernd Schuster'i getirdi. Bana göre sezonun en iyi transferini Schuster ile yapan siyah beyazlılar yıldız transferlerine zemin hazırladı.
Mustafa Denizli ile yollarını ayırmadan, tecrübeli teknik adamın isteği doğrultusunda Stuttgart ile sözleşmesi sona eren Roberto Hilbert ile anlaşan Beşiktaş, sağ kanadına önemli bir takviye yaptı. En başta hoş görülen bu transfer yıldızların takıma katılmasıyla beraber geri planda kaldı.
Ricardo Quaresma ise son yıllarda Türkiye'ye gelen en flaş isim. Beşiktaş'ın uzun zamandır peşinden koştuğu Portekizli yıldız taraftarın da en çok arzuladığı futbolcuydu. Q7 transferi en başta kapanma noktasına gelse de takımın yeni patronunun Schuster olmasıyla herşey bir anda değişti. Artık Quaresma Beşiktaş'taydı. Portekizli ile uzun zamandır hasret kaldığı ve ihtiyaç duyduğu yıldız oyuncuya kavuşan siyah beyazlılar, hücum hattında da rahatlık kazandı. Q7, kısa zamanda takımına penaltı kazandırmasıyla ve kendine özgü trivela hareketiyle siyah beyazlı taraftarlar arasında ünlendi.
Real Madrid efsanesi Guti'yi Türkiye Ligi'nde izlemek her futbolseveri mutlu eder. Real Madrid'in Jose Mourinho'nun kontrolüne geçmesiyle çürüğe çıkan 2 efsaneden biri olan Guti, İspanya'da başka takımda oynamak istememesi, kendisine Amerika ile Rusya dışında teklif gelmemesi, İstanbul'da yaşamanın kendisine ilginç gelmesi ve Schuster nedeniyle Beşiktaş'ı tercih etti. Yıllardır La Liga'da izlediğimiz İspanyol yıldız, siyah beyazlıların sahadaki yeni lideri oldu. Oynadığı hazırlık maçlarında ve ön eleme karşılaşmalarında uyum sorunu yaşamadığını kanıtlayan Guti, attığı öldürücü paslarla Beşiktaş taraftarları başta olmak üzere tüm futbolseverleri tekrar kendine hayran bıraktı.
Kaledeki sakatlıkların sürmesi ve Diyarbakırspor'a transfer olan 3. kaleci Korcan Çelikay'ın geçen sezon gösterdiği başarısız performans sebebiyle Denizlispor'dan transfer edilen Cenk Gönen, Villareal ile oynanan hazırlık karşılaşmasıyla güven kazandı. Sakatlıkların sürmesi ve verdiği güven sayesinde ilk 11'de de yer bulan genç eldiven Beşiktaş taraftarının kaleden şüphe duymamasını sağladı. Ümit Milli Takım forması giyen Cenk, takım arkadaşı Hakan Arıkan'ın sakatlığı sürmesi nedeniyle Kazakistan ve Belçika karşılaşmaları için A Milli Takım kadrosuna dahil edildi.
Beşiktaş, savunma bölgesi için Adanaspor'dan performansını pek bilmediğimiz ancak oldukça övgü alan Ersan Adem Gülüm'ü kiralık olarak kadrosuna kattı. Siyah beyazlıların sahasında 2-0 kaybettiği İstanbul B.B. karşılaşmasında ilk 11'de sahaya çıkan genç futbolcu, gösterdiği performans ile Beşiktaş taraftarına iyi bir futbolcu olduğunu ve önemli bir bölgede iyi bir yedek olabileceğini gösterdi.
Yıldız isimleri kadrosuna katmasına rağmen artılı yabancı konusunda sorun yaşayacağı düşünülen Beşiktaş, Mehmet Aurelio'yu kadrosuna kattı. Türk vatandaşlığı olması nedeniyle önem kazanan transfer Necip'i keser mi kesmez mi? tartışmalarına neden oldu.
Forvet arayışlarında da son olarak yerli bir isme yönelen Beşiktaş, transferin son gününde Fatih Tekke'yi kadrosuna kattı. O bölge için yerli ve yabancı basında Robinho, Emmanuel Adebayor, Miroslav Klose, Roque Santa Cruz, Robbie Keane ve hatta Daniel Güiza gibi isimlerin adı anılsa da Rubin Kazan'da forma giyen futbolcu ile anlaşma sağlandı.
Takımdan ayrılanlara gelecek olursak, Beşiktaş taraftarının takımdan ayrılmasına en çok sevindiği isim Serdar Özkan olsa gerek diye düşünüyorum. Galatasaray'ın son bir şans verdiği Serdar'ın gidişinin ardından siyah beyazlıların o bölgeye Quaresma'yı alması ilginç bir durum oluşturdu. Matias Delgado ile yollarını ayırarak taraftarına bir oh çektiren Beşiktaş'ta genç futbolcu Batuhan Karadeniz'in Eskişehirspor'a transfer olması sorun yarattı. Hatta medyada siyah beyazlıların genç futbolcuyu yeniden transfer etmek istediği iddiaları böyle iyi transferler yapan bir takımda tezat oluşturuyordu. Yabancı kontenjanına katılan Rodrigo Tello birçok Beşiktaşlı gibi Ekişehir'in yolunu tutarken, siyah beyazlılarda neden Beşiktaş'a geldiğini hala anlayamadığımız Erkan Zengin de geçen sezonun 2. yarısındaki gibi Eskişehirspor'da idi. Yabancı sorunu kalmayan siyah beyazlı ekipte Fink'in buzluktan çıkarılmasıyla Uğur İnceman da son dakika transferiyle Medical Park Antalyaspor'un yeni neferi oldu.
Beşiktaş yeni sezonda özellikle hücum hattında bol alternatifli kadrosuyla sorun yaşamayacak gibi duruyor. Ancak genel anlamda artılı yabancı sisteminde sorun yaşayabilir. Zira teknik direktör Schuster, Avrupa maçlarında genellikle 7-8 yabancı oyuncuyu bir arada oynatıyor ve bu lig maçlarına gelindiğinde sürekli kadro değişmesine yol açıyor.
0 yorum