TAŞRA BASKISI

İSTANBUL VE TAŞRA BASKILARI AYNI ANDA ÇIKAN BLOG

Görüntü olarak C grubunun 3.sünü belirleyecek bir maçtı. Hücumda maçın başından sonuna kadar Barea'dan başka bir alternatif üretemeyen Porto Riko, onun da kilitlenmesiyle maçı 75-66 kaybetti. Özellikle de Arroyo'nun silik oyunu ve skor üretmeyi geçtim, sorumluluk almaktan da uzak görüntüsü Porto Riko adına en büyük hayal kırıklığıydı.


Otoritelerce ilk 2 sırasının Yunanistan ve Türkiye arasında paylaştırıldığı grupta bu maç iki takım için de, 4. olup bir sonraki turda İspanya'yla eşleşmeme maçıydı. (Fransa'nın İspanya'yı devirmesi o hesapları da karıştırdı.) Son 5 dakikaya kadar da bu sorumluluğun altında ezilmeden, başa baş bir mücadele ortaya koydular. Porto Riko'yu mağlup etmenin iki yolu var. Ya takımınızın hücum performansına güvenerek, oyunu onların ritminde oynamak ya da ritmlerini bozup sert savunma yaparak kazanmak. David Blatt de takımının eksiklerini göz önünde bulundurarak daha garantili olan 2. yolu seçti.

Porto Riko'nun Barea kozunun aksine Rusya hücumlarını maç boyunca farklı opsiyonlarla farklı oyuncular üzerinden şekillendirdi. Porto Riko da her periyot faul hakkını erkenden doldurarak Rusya'ya çok yardımcı oldu. Özellikle 2. periyot da hücumda opsiyonun tükendiği dakikalarda Rus oyuncular, rakiplerine faul aldırarak serbest atışlarla takımlarını oyunda tuttu. Ponkrashov'un maç içerisinde attığı 10 sayının da serbest atıştan olması veya Kaun'un sadece 19 dakika görev almasına rağmen 12 serbest atış kullanması(7sini sayıya çevirdi) bu konuda çarpıcı örnekler ki Rusya maçı da Porto Riko'dan 13 fazla serbest atış kullanarak tamamladı. 19 dakikada 13 sayı 8 ribauntluk etkileyici bir performans ortaya koyan Kaun, maçın kazanılması için ihtiyaç duyulan "benchten gelen sürpriz katkı" opsiyonunu fazlasıyla karşıladı. Mozgov ve Monya'nın da sorumluluk alarak yüksek yüzdeli oyunları Rusya'ya maçı kazandırdı.


Porto Riko için ilk maçtan felaket senaryoları üretmenin anlamı yok. Verimli bir Arroyo'nun yanına bugünkü Barea ve Vassallo eklendiğinde 66 sayının üzerine çıkacaklardır. Bir de saçma sapan fauller yapma alışkanlıklarına son vermeleri gerekiyor. Bugün özellikle ilk yarının son topunda Rusya'ya sayı attırmamak için tam saha pres uyguladıkları sırada, sadece o son top için oyuna alınan Huertas'ın (adam dakika bile almadı) bile faul yaparak Rusya'yı serbest atış çizgisine göndermesi düşündürücü. Rusya ise bu galibiyetle yarın karşımıza moralli çıkacak. Fikstürde 2. maçları Yunanistan'la olsaydı, bugünkü Çin maçından sonra, galip gelme ihtimalleri bile mevcuttu. David Blatt'in bize karşı da farklı savunma ve hücum varyasyonları deneyeceğine şüphe yok. Ancak 13 sayıyla oynamasına rağmen sadece 2 ribaunt alabilen Mozgov yarınki maçın kilit adamı olabilir. Eğer kazanmak istiyorsak yarın Ömer-Semih-Kerem-Oğuz dörtlüsünün pota altında Mozgov'a ribaunt bırakmamaları gerekiyor. Bir de bugünkü performansından dolayı yarın dakikaları artması muhtemel Kaun'a dikkat etmemiz şart. Yarınki maçın galibini boyalı alan performansları belirleyecek...  

Fotolar : Sporx - Fiba.com

0 yorum

Yorum Gönder